Makamlardan şeref alanlarla makamlara şeref verenler aynı olamaz.
\r\n\r\nBiri, başında bulunduğu kurumunu yüceltir. Bir diğeri alçaltır.
\r\n\r\nBiri, bayrak gibi kumaşı sağlam. Ve dalgalanan bayrak gibi selama durulur.
\r\n\r\nDiğeri, bir bez parçasıdır. Sağa sola yama yapılır.
\r\n\r\nBirisi şov yapmayı sever, güzel elbiseler içinde, diğeri içi dışı birdir, üzerinde elbise olmasa da…
\r\n\r\nBirisi tenekedir, piyasa değeri bile sorulmaz alınırken. Diğerine değer biçilemez mihenk taşında.
\r\n\r\nBiri, görünce sırıtır dostlarını, güldüğünü sanar. Diğeri riyasız güler, rüşvetsiz bakar, gül kokusu saçar dostlarına…
\r\n\r\nBiri, yanardöner, kıvırır zoru görünce. Diğeri dünyaya meydan okur, tek kalsa da cihanda.
\r\n\r\nBiri, gücünü haktan ve halktan alır. Diğeri dayılarına dayanır, el etek öper, yalanır.
\r\n\r\nBiri dokuz doğurur doğruyu söyleyemez. Diğeri dokuz köyden kovulsa da gerçeği haykırır.
\r\n\r\nBiri, erkekçe yaptıklarını, yumuşakça inkâr eder. Diğeri erkekçe yaptıklarını erkekçe kabul eder.
\r\n\r\nBiri, yaptıklarının bedelini başkalarına, diğeri bedelini peşin olarak kendi öder.
\r\n\r\nBiri, kalabalıklar içinde yağar gürler. Diğeri kimseler yokken yakalar, hesabını görür.
\r\n\r\nBiri, makamın gücünü kullanır. Kabadayılık eder, horozlanır, celallenir. Diğeri, öz gücünü kullanır, mütevazı olur.
\r\n\r\nBiri, vesvas ve dessas olur. Şeytanla iş yapar. Diğeri, melekle şeytanın oyunlarını bozar. Şeytanı oynatır.
\r\n\r\nBiri, işlerini gizli yapar, diğerisi “gizlilikte günah var” der açıktan yapar.
\r\n\r\nBiri, tükürdüğünü yalar. Yaladığını yutar. Diğeri, tükürüğünü yalayanlara tükürür.
\r\n\r\nBiri, bay amcalarına, diğeri, Allaha yalvarır.
\r\n\r\nBiri, kullara eğilir. Diğeri, “o rükûlar olmasaydı eğilmezdi başlar” der.
\r\n\r\nBirisi Allah rızası der şeytanı razı eder. Diğeri, “kim ne derse desin, Allah ne der.”
\r\n\r\nBiri, kullar bilsin der, şov yapar. Diğeri, “Allah bilsin der.”ahrete havale eder.
\r\n\r\nBiri, intikamın iadesini sever. Diğeri, “eğer intikam peşinde isen iki mezar kazınız” der.
\r\n\r\nBiri, sağ yanağına vurunca solunu çevirir. Diğeri, kimsenin yanağına vurmaz, vurdurmaz.
\r\n\r\nBiri, sözün dişisini söyler, diğeri erkeğini.
\r\n\r\nBiri, “sen pişir ben yiyim” der. Diğeri, “kendi kazanır kendi yer.”
\r\n\r\nBiri, yol bozar. Diğeri yol gösterir.
\r\n\r\nBiri kibre kapılır, egosunu mutlu eder. Diğeri, kibirliye bakar, tebessüm eder.
\r\n\r\nBiri, düşmanını yere düşürür, yerde tekmeler. Diğeri yiğidi öldürse de hakkını yemez. Yere düşürse de yerde tekmelemez.
\r\n\r\nBirisi herkesin içinde ağlar, gözyaşını yalar. Diğeri, içine akıtır, için için yanarak.
\r\n\r\nBiri, makama yapışır, makam için kapışır. Diğeri, makama yakışsa da “bütün makamlar benim karım olsun” der savuşur.
\r\n\r\nBiri, baba malı, karı malı yer. Diğeri, alın terini yer, nasırlı elleriyle.
\r\n\r\nBiri, amcalarının elinden tutar, tay tay gider, onların sırtından yüksek makamlara kay kay yapar. Diğeri, ağzı ile kuş tutarak yükselmeye çalışır. Ama her defasında kanatları kırılır, bir daha uçamasın diye.
\r\n\r\nBiri için bütün şehir, “Azrail aleyhisselamı tez görsün” der. Diğeri için “Allah uzun ömür versin” der.
\r\n\r\nBiri, kötüler kitabına yazılır kötü yere, diğeri, iyiler defterine yazılır, iyi yere gider.
\r\n\r\nDelikanlı olmakla olmamak arasındaki fark, ayakla baş arasındaki farktır. Ayakların baş olduğu bir dünyada, delikanlılıktan söz edilir mi? Velhasıl kelam; Evrende her şey zıddı ile kaimdir. Bize delikanlı olmanın keyfini yaşattıkları için tüm kanı bozuklara teşekkür etmeli aslında. Onlar olmasa nereden, nasıl fark edilir, delikanlı olmanın farkı. Vesselam…
\r\n