Şehrin başta ekonomik ve sosyal hayatı olmak üzere üretimden tutun da kültür ve sanatsal faaliyetlerine de canlılık kazandıracak olan özel üniversite noktasında hem Kahramanmaraş halkı hem de eğitimciler hemfikir!
KAHRAMANMARAŞ İÇİN BÜYÜK İHTİYAÇ
Kahramanmaraş özellikle son 2 yıl içinde vizyon projelerle tanıştı. Şehre akın akın turist çeken Yedikuyular Kayak Merkezi’nin açılması, Onikişubat Belediyesi’nin Avrupa’nın en büyük yapay gölünü Kahramanmaraş’a kazandırmak için kolları sıvaması ve Kuyumcular Odası’nın rüya projesi Altın Şehir’in yükselmesi;Kahramanmaraş’ın birçok açıdan kendini aşan bir şehir olduğunu gösteriyor. Yerel yönetimler şehirdeki birçok eksiklik için proje geliştirme yoluna gidiyor; ancak Kahramanmaraş’ın ekonomisine ve eğitimine hareketlilik katacak özel bir üniversite için iş adamlarından herhangi bir girişim olmadı. Kahramanmaraş’ın ufkunu açacak ikinci bir üniversiteye KSÜ’de ipleri eline alan eski Rektör Prof. Dr. Durmuş Deveci karşı çıkmıştı. Ancak Deveci’nin görevden alınmasıyla ikinci bir üniversite ya da özel üniversiteye karşı çıkan kimse kalmadı.
TÜM SEKTÖRLERE HAREKETLİLİK KATAR
Kahramanmaraş’ın komşu olduğu birçok il özel üniversitelerin ekmeğini yemeye başladı. Özellikle Kayseri ve Gaziantep’teki özel üniversitelerin şehre katkısını kimse inkâr edemez. Özel bir üniversitenin Kahramanmaraş’ta eğitim faaliyetine başlaması; gerek öğrenci gerekse üniversitenin faaliyetleri doğrultusunda şehrin insan trafiğinin artması demek. Üniversite düzeyindeki eğitimde rekabet ortamının sağlanması ve kalitenin artması demek. Başta küçük ve orta ölçekli esnaflar ile konut ve otomobil sektörünün hareketlenmesi demek. Özel üniversiteyi tercih eden öğrencilerinin zengin olması, şehrin ekonomisine ekstra katkı demek. Konaklama sektörüne talebin artması, otellerin doluluk oranlarının artması demek. Kahramanmaraş Sütçü İmam Üniversitesi’ne bencil bir rektör gelmesi durumunda; kalkınma ajansları, resmi kurum ve kuruluşlar ile sanayici ve yerel yönetimlerin işbirliğinde çalışabileceği alternatif bir kurum demek. Nitelikli işgücü, kalifiye eleman ve yeni istihdamlar demek.
Eğitim Bir Sen Üniversite Şube Başkanı Doç. Dr. Hasan Furkan:
Nüfus büyüklüğü itibarı ile ve bu nüfusun yaş gruplarındaki yoğunluğu da dikkate alındığında benzeri bir kaç şehirde 2 hatta 3 üniversitenin bulunduğu yaşanan bir gerçek iken; Kahramanmaraş’ta da mutlaka bir özel üniversite kurulmalıdır. Çevresel faktörlerin, iklimin ve ekonomik hayat ile iş imkânlarının da dikkate alınması durumunda belki de geç kalınmış bir yatırım olarak da düşünülmelidir.
Türk Eğitim Sen Kahramanmaraş Şube Başkanı Ziya Yenipınar:
Sütçü İmam Üniversitesi nasıl şehrimizin havasının değişmesine sebep olmuşsa, kurulacak ikinci bir üniversite de şehrimizin daha da gelişmesine ve değişmesine imkân sağlayacaktır. Şehrimizin bünyesinde kurulacak ikinci bir üniversite devlet imkânlarıyla gerçekleşmeyecekse eğer özel müteşebbisler tarafından da kurulabilir. Yani özel üniversiteler de kurulabilir. Şehrimizin yapısı buna uygun ve müsaittir.
Eğitim-Sen Kahramanmaraş Şube Başkanı İsmail Tekardıç:
Üniversiteler bir vakfın veya cemaatin tekeli altında olmamalıdır. Çünkü 15 Temmuz darbe girişiminde gördüğümüz gibi gücü elde eden bu vakıf ve cemaatler devleti ele geçirme ve kendi ideoloji ve inançlarına göre devleti şekillendirmek istemişlerdir. O halde mutlak suretle hür teşebbüsün mesela iş adamlarının herhangi bir yapıya veya cemaate bağlı olmadan özel üniversitelerin açılmasında öncü olacağını düşünüyoruz.
Büyükşehir olduktan sonra alt ve üst yapı ile sosyo-ekonomik düzeyde belli bir yere gelen Kahramanmaraş için özel bir üniversitenin zorunluluk olduğunu ifade eden eğitimciler, iş adamlarına çağrıda bulunarak özel bir üniversitenin Kahramanmaraş’a büyük katkılarının olacağını ifade etti.
Kahramanmaraş’ta her görüşten eğitim sendikalarının ortak beklentisi olan özel üniversite hem şehrin ekonomisini canlandıracak hem de rekabet yoluyla eğitimde kaliteyi artıracak. Kahramanmaraş halkı da eğitim camiası da özel üniversite için iş adamlarının elini taşın altına koymasını bekliyor.Kahramanmaraş’ta sayıları her geçen gün artan anaokulundan liseye kadar eğitim veren birçok özel okul var. Ancak komşu illerde sayısı iki olan özel üniversiteden Kahramanmaraş’ta 1 tane yok!
Konuyla ilgili gazetemize açıklamalarda bulunan Eğitim Bir Sen Üniversite Şube Başkanı Doç. Dr. Hasan Furkan, “Nüfus büyüklüğü itibarı ile ve bu nüfusun yaş gruplarındaki yoğunluğu da dikkate alındığında benzeri bir kaç şehirde 2 hatta 3 üniversitenin bulunduğu yaşanan bir gerçek iken; Kahramanmaraş’ta da mutlaka bir özel üniversite kurulmalıdır. Çevresel faktörlerin, iklimin ve ekonomik hayat ile iş imkânlarının da dikkate alınması durumunda belki de geç kalınmış bir yatırım olarak da düşünülmelidir. Dolayısı ile Kahramanmaraş’ta Mühendislik ve Doğa Bilimleri, Yönetim, Sosyal Bilimler ve Sanat adı altında 3 fakültesi olan 5 bin öğrenci kapasiteli bir üniversite kurulmalı” dedi.
Vakıf üniversitelerinde en az iki fakülte bulunması şarttı arandığını dile getiren Furkan, şöyle konuştu: “Bu açıdan Sosyal Bilimler ve Sanat Fakültesi altında edebiyat ile ilgili birkaç programın yer alması şairler, yazarlar şehri olan Kahramanmaraş ve ülkemiz açısından önem arz etmektedir. Diğer taraftan var olan el sanatları ve hızla artan teknolojik yatırımları şehirde tasarım ve sanat boyutu da mutlaka göz önüne alınarak zaten var olan pratik alt yapı bilimsel bir eğitim ile harmanlanarak ülke ekonomisine katma değeri artacak şekilde katkı vermeli. Bunun içinde gerekli eğitim alt yapısını sağlayacak sanat ve tasarım bölümleri açılmalı. İkinci olarak açılacak fakültelerden biri de Kahramanmaraş sanayi şehri olduğundan Mühendislik ve Teknoloji ağırlıklı olmalı tekstil, metal, bakır, altın, ahşap, gıda (Dondurma ve Biber gibi) işleri gibi Kahramanmaraş’ta yüzyıllardır işlenen ve şehri ülke ve dünya çapında üne kavuşturan üretim tesislerinin ihtiyaçların yönelik bölümler ön planda olmalı ve ilgili alanlarda Araştırma ve Geliştirmeye (Ar-ge) ağırlık verilen bir eğitim sistemi kurgulanmalıdır.”
Robotik ve yapay zekânın her geçen gün üretim ve hizmet tesislerinde kullanımı artan teknolojiler olarak karşımıza çıktığını belirten Doç. Dr. Hasan Furkan, “Bundan dolayı kurulması önerilen üniversitede öncelikle şehir ve bölge ihtiyaçlarına yönelik sonrasında ülke ve dünya ölçeğinde bu sahada çalışmalar yapılmalıdır. Su zengini ve barajlar açısından da üst düzey olan diğer taraftan ülkenin en büyük termik santralini de içinde barındıran Kahramanmaraş, yenilenebilir ve temiz enerji olarak da adlandırılan rüzgârı ve güneşi değerlendirilebilir bir şehir olmasından teknolojinin enerjiye dönüştürüleceği bölümler uygulamalı eğitimle daha rekabetçi bir ortamda eğitim yapılmasını sağlar” şeklinde konuştu.
Akademik rekabetin yeni boyutu olan vakıf üniversitesi-sanayi işbirliğinin sağlanarak bu üniversitenin kurulması gerektiğini aktaran Furkan, şöyle devam etti: “Her sanayi kuruluşu kendi alanını ilgilendiren birim ve bölümler ile ilgili söz sahibi olup ilgili masraflarını karşılamayı taahhüt edeceği gibi mezunlara istihdam imkânı vermenin yollarını da belirlemeli ve kabullenmelidir. Her bölüm bağlı olduğu sektörün ihtiyaçlarını çok iyi analiz etmiş, çağdaş uygulama ve teknolojilere hâkim seçkin akademik kadroya sahip olabilmek için en gelişmiş cihazlar, laboratuvarlar ve atölyelerle donatılmalı ve bunların gerçekleştirilebilmesi için sanayicilerin desteğine dayandırılmalıdır. Bu şekilde yıllardır tartışması yapılan ve fonksiyonelliğini yitirdiğinden bahsedilen klasik üniversite eğitimin dışına çıkılarak gerçek sektörün ihtiyacına yönelik bölüm ve kapsamlarda eğitim veren bir üniversite ortaya çıkmış olur.Bu yeni üniversite son zamanların popüler kavramı olan “butik üniversite” şeklinde kurgulanması sayesinde az sayıda ama istekli ve odaklanmış öğrencilere hitap etmesi sayesinde kısa zamanda ülkenin hatırı sayılır üniversitelerinin arasına girerek tercih edilme seviyesi oldukça yüksek olacaktır. Bir ara KSÜ’nün ikiye ayrılarak var olan iki ana kampüsünün biri teknik biri sosyal bilimler ağırlıklı 2 üniversite olarak kurgulanması da gündeme geldiği halde çeşitli sebeplerle uygulanmamış bile olsa yeni bir vakıf üniversitesi bu açığı gidererek şehre, bölgeye, ülkeye ve dünyaya önemli katkılar sağlayacaktır.”
YENİPINAR: ÖZEL ÜNİVERSİTE ŞEHRİN GELİŞMESİNE KATKI SAĞLAR!
Üniversitelerin şehrin aynası olduğunu ifade eden Türk Eğitim Sen Kahramanmaraş Şube Başkanı Ziya Yenipınar, Kahramanmaraş’a kurulacak ikinci bir üniversitenin şehrin gelişmesine büyük katkı sağlayacağını kaydederek şu değerlendirmelerde bulundu: “Eski tarihlerden bu yana en gelişmiş şehirler en iyi üniversitelere sahip olmuş, onu içinde barındıran şehirlerdir. Sütçü İmam Üniversitesi nasıl şehrimizin havasının değişmesine sebep olmuşsa, kurulacak ikinci bir üniversite de şehrimizin daha da gelişmesine ve değişmesine imkân sağlayacaktır.Şehrimizin bünyesinde kurulacak ikinci bir üniversite devlet imkânlarıyla gerçekleşmeyecekse eğer özel müteşebbisler tarafından da kurulabilir. Yani özel üniversiteler de kurulabilir. Şehrimizin yapısı buna uygun ve müsaittir. Özel girişimcilerin nasıl özel okul ve kolejlere ağırlık vermeye başladıklarını gözlemliyorsak, aynı düşüncenin özel üniversite kurulması yönünde de desteklenmesi gerektiğini düşünüyoruz.Ancak tek bir şartla. Yaşadığımız bir 15 Temmuz süreci var. Bu süreçten yeteri kadar ders alındığını umuyoruz. Eğer bu süreçten ders alınmamışsa ve bazı cemaat, dernek ve vakıflara pozitif ayrımcılık yapılacaksa ve bu cemaatler, vakıf ve dernekler bu özel üniversite işine gireceklerse o zaman biz Türk Eğitim Sen olarak bu işe karşı çıkarız. Çünkü bizler vatanımızı, milletimizi ve devletimizi çok seviyoruz ve bu milli ve manevi değerlerimize asla halel gelmesini istemeyiz.Bu açıdan konuyu ele almamız gerek diye düşünüyoruz. Yani eğer özel girişimciler yurt dışı belli bir zihniyete hizmet edeceklerse biz onaylamayız. Ancak vatanını, milletini ve devletini düşünen gerçek vatansever insanlar özel üniversite açmayı talep ederlerse gereken desteği de şehrimizin gelişmesi açısından vermeye hazırız.”
TEKARDIÇ: İŞADAMLARI ÖZEL ÜNİVERSİTE’DE ÖNCÜ OLABİLİR
Türkiye’nin tarihine kara bir leke olarak geçen 15 Temmuz Darbe Girişimi’ni hatırlatan Eğitim ve Bilim Emekçileri EğitimSendikası (Eğitim-Sen) Kahramanmaraş Şube Başkanı İsmail Tekardıç, cemaat ve vakıflardan kaygı duyduklarını belirterek açılacak özel bir üniversitenin bağımsız işadamlarının teşebbüsüyle yapılması çağrısında bulundu.
Tekardıç, şu açıklamalarda bulundu: “Eğitim ve Bilim Emekçileri EğitimSendikasıolarak bizim Özel üniversitelere bakış açımızın olumlu olduğu söylenemez. Tabii bu sadece muhalefet olsun diye bir karşı duruşluk değil özel üniversiteler ile ilgili çekincelerimiz var.Bu çekinceler giderildiği takdirde hem ülkemizde hem de memleketimiz Kahramanmaraş'ta özel üniversitelerin açılmasına taraftar oluruz. Üniversitelerin bir şehre gelişinde o şehri ekonomik olarak canlandıracağının farkındayız.Aynı zamanda şehre bir kalite katacağının da bilincindeyiz.Fakat bir de özel üniversitelere halkın öğrencilerin ve velilerin gözüyle bakmak gerekiyor. Şu ana kadar özel üniversite deyince birçok kesimin aklına para ile okuma veya para ile diploma almak geliyor.Tabii her özel üniversite için bunu diyemeyiz; ama birçok özel üniversite eğitimi kar getiren bir işletme olarak düşünüyor.Eğitim ve istihdam ikinci planda geliyor. O zaman memleketimizde bir özel üniversitenin açılması için bize göre bazı şartların yerine getirilmesi gerekir.Ancak ondan sonra özel üniversitelerin faaliyetine, Evet, diyebiliriz.” Başkan İsmail Tekardıç, özel üniversite ile ilgili hassasiyetlerini şöyle sıraladı: “Özel üniversiteden mezun ettiğimiz öğrenciye iş imkânı sunabilecek miyiz? Aslında bu devlet üniversiteleri için de geçerli bir durum diplomalı işsiz yaratmanın hiçbir anlamı yok.Maalesef birçok ilde bugün hiç ihtiyaç olmayan bölümler açılmış durumdadır.Burayı bitiren öğrenci diplomalı işsiz olarak gezmektedir. İkinci husus; üniversiteler bir vakfın veya cemaatin tekeli altında olmamalıdır. Çünkü 15 Temmuz darbe girişiminde gördüğümüz gibi gücü elde eden bu vakıf ve cemaatler devleti ele geçirme ve kendi ideoloji ve inançlarına göre devleti şekillendirmek istemişlerdir.O halde mutlak suretle hür teşebbüsün mesela iş adamlarının herhangi bir yapıya veya cemaate bağlı olmadan özel üniversitelerin açılmasında öncü olacağını düşünüyoruz.Bir diğer husus özel üniversitelerde mutlak suretle sıkı denetim yapılmalıdır. Türkiye Cumhuriyeti Anayasası dışında hareket edenler gerekli cezayı almalı özel üniversite kurma yetkileri ellerinden alınmalıdır.Bir başka önemli husus özel üniversitelerin alacağı öğrencilerin puanı devlet üniversitelerinin puanına çok ama çok yakın olmalıdır. Çünkü böyle olmaması eğitimde fırsat eşitliğinin ihlal edildiği anlamına gelir.Yani puanı düşük olan bir öğrencinin özel üniversitede sırf parasını ödüyorum, diye okuması haksızlıktır. Başkalarının hakkını gasp etmektir. Eğitim Sen olarak bizim özel üniversiteler ile ilgili görüşümüz budur;ancak bu söylediğimiz hassas konulara dikkat edilirse özel üniversitelerin ülkemize ve memleketimize hizmet edeceği görüşündeyiz.” (HABER-FOTO: KENAN ONARAN)
YORUMLAR