OTOBÜS ŞOFÖRLERİ UYUYOR DA YETKİLİLER DE Mİ UYUYOR?
Ahmet Sandal

Ahmet Sandal

OTOBÜS ŞOFÖRLERİ UYUYOR DA YETKİLİLER DE Mİ UYUYOR?

13 Eylül 2017 - 10:47

Dün sosyal medyada şu paylaşımda bulundum:

Son bir kaç hafta içinde Ankara'da şehirlerarası otobüslerden kaynaklanan ve ölümle sonuçlanan kazalar oldu. Bu sabah da yine kaza oldu.Bu kazalar genellikle sabaha karşı, yani uykunun en tatlı olduğu zamanlarda oluyor. Yani o saatlerde bir kaza olmuş ise büyük ihtimalle otobüs şoförü uyuyordur.

"Şoförler uyuyor da Yetkililer de mi uyuyor" diye sorarken kasdım şudur.

Şehirlerarası Otobüs firmalarında çalışan Şoförler çok ağır şartlarda çalışıyor. Örnek veriyorum: Şoför 1000 km yol gidiyor. Gece saat 22.00'de yolcu indiriyor. Hiç dinlenmeden aynı gece saat 23.00 seferiyle tekrar yola gönderiliyor. Bu ağır tempoya can mı dayanır?

İlgili Bakanlıklar bu durumu bildiği halde neden bir önlem almıyor? Neden ciddi denetimler yok? İnsanımızın can güvenliği neden hiçe sayılıyor?”

Evet, şurası bir gerçek ki, şehirlerarası otobüslerde şoförler bazen uyuyor ve bu uyku hali kazalara neden oluyor. Türkiye’de otobüs şehirlerarası otobüs şoförleri çok ağır şartlarda çalıştırılıyor.

Görevimiz gereği sık sık şehirlerarası otobüslerde seyahat ediyoruz. Maalesef, yolculuk sırasında gözlemliyoruz ki, çoğu yorgun ve bıkkın durumda. Çoğu dinlenememiş durumda. Çoğu sefere çıkma anında zinde ve dingin değil.

Bunun sebebi elbette çoktur. Şoförün o sefere çıkmadan önce kaç saat dinlendiğini kim nereden bilecek? Ben yetkililere çağrıda bulunuyorum: “Şehirlerarası yolcu taşıyan otobüs şoförlerinin en son hangi saatte ve ne kadar km yol kat’ettikten sonra, otobüsün başına tekrar geçtiğini şeffaf haline getirin ve yolculara bunu otobüse binerken ilan edin.” Var mısınız?

Trafik terörü ve trafik kazaları bu Ülke için büyük bir dert ve bir türlü çözülemeyen ciddi bir sorundur. Elbette sırf şehirlerarası otobüslerden kaynaklanan trafik kazaları yok. Ülkenin dört bir yanında cahilce araba kullanan, arabaya bindiğinde kendini kral zanneden milyonlarca cahil var bu Ülkede. Maalesef acı ama gerçek bu.

Sayın Başbakanımız Binali Yıldırım’ın sık sık zikrettiği bir söz var: “Yolların kralı olmaz, yolların kuralı olur.”

Bu söze aynen katılıyorum. Ve bu hususta herkesi dikkatli olmaya çağırıyorum.

Tüm trafik terörü içerisinde şehirlerarası otobüslerden kaynaklanan soruna ağırlıklı olarak değindiğim bu yazıda, özellikle Ulaştırma Bakanlığı ile İçişleri Bakanlığını göreve çağırıyorum.

İçişleri Bakanlığı ve Emniyet Genel Müdürlüğü şehirlerarası otobüslerde uykusuz ve yorgun olarak sefere çıkan şoförleri engellemek üzere sıkı bir tedbir demeti ve uygulama başlatmalıdır. Ulaştırma Bakanlığı da şehirlerarası otobüs şoförlerinin göreve çıkma sıklığını azaltmak ve bir otobüs şoförünün ay içerisinde en az 10 gün kadar dinlenmesini sağlayacak yeni kurallar getirmelidir.

Buraya kadar sıraladığım tenkitler yanında bazı olumlu noktalara da işaret edeyim: Elbette takograf cihazı ve hız sınırı konusunda çok önemli mesafeler alındı, hız takip programları ile gerekli takipler yapılıyor. Otobüslerde hız sınırının aşılmamasına dikkat ediliyor. Bunları da olumlu noktalar olarak belirtiyorum.

Söz şehirlerarası otobüs şoförlerinden açıldığında hep aklıma bir şoför Hemşehrimizin bundan 10 yıl kadar önceki bir ricası gelir. O soförHemşehrimiz bir yolculuk sırasında; “Ahmet Bey, bu firmada belki 25 yıldır görev yapıyorum. Çeyrek asırdır bu firmanın otobüslerinde direksiyonda araba sürüyor, binlerce yolcu taşıyorum. Biliyor musun, benim sigortam yok.”

Bu diyalog şahsımı oldukça mahzun eylemiş ve üzmüştü. Bu diyalog bundan 10 sene öncesine ait. Bilmiyorum, şimdi şehirlerarası yolcu taşıyan otobüs şoförlerinde sigorta sorunu var mıdır? Düşünün bir şoför 25 yıldır, bir firmanın otobüs şoförü ve hiçbir denetim yapılmamış ki, gaddar patronlar o şoföre sigorta yaptırmamışlar. Sigorta kurumunun denetçilerine ve tüm yetkililerine de buradan çağrı yapıyorum: “Şehirlerarası yolcu taşıyan otobüs firmalarının şoförlerinin sigorta denetimlerini gereğince ve ciddiyetle yapıyor musunuz?”

Evet, maksadım ciddi bir soruna dikkat çekmektedir. Bu nedenle “Otobüs Şoförleri uyuyor da Yetkililer de mi uyuyor?diye soruyorum. Yarınların bugünlerden daha güzel olacağına inaıyorum.

 

Tabi yazımın sonunda şunu da hassaten ifade etmek istiyorum: Trafik sorununun çözümü ve trafik kazalarının azaltılmasında her şeyi Yetkililerden beklememek gerekir. Herkes trafikte örnek davranış sergilemelidir.  Trafikte arabaya geçen kişi bencil davranmamalı ve empati yapmalıdır. Bir kural ihlali gördüğünde korna çalarak ve el kol hareketleriyle hareket ederek ikaz yerine, daha edeplice ikaz etmelidir. Trafikte bir sorun da bu: Trafikte araba kullanan birçok kişide gördüm ve şahit oldum. Ufak bir trafik hatası görse hemen şu sözleri karşı taraftakine söylüyor: “Mal, ehliyeti kasaptan mı aldın! Hayvan önüne dikkat et! Sinyal versene ayı!”vb gibi sözler trafikte milyonlarca kez tekrar ediliyor. Millet olarak sinir küpü olmuşuz ve tahammülümüz hiç yok. Halbuki trafikte öncelikle empati ve sükûnet gereklidir. Aceleye ve telaşa gerek yoktur.

Trafikte herkese sükûnet ve huzur dolu yolculuk diliyorum.

Ahmet SANDAL

 

 

 

 

YORUMLAR

  • 0 Yorum
Henüz Yorum Eklenmemiştir.İlk yorum yapan siz olun..

Son Yazılar

https://www.alexa.com/siteinfo